Edgar Dale kendi kendine öğrenilen bilgilerin en iyi öğrenmeler olduğunu savunmuş ve bu doğrultuda yaşantı konisini inşaa etmiştir. Öğrenme etkinliğine katılan duyu organı sayısının artması, öğrenmenin kalıcılığını arttırdığını vurgulamıştır.
Öğrenme, somuttan soyuta, basitten – karmaşığa doğru düzenlenmelidir.
DeMoDe Gamze GS‘li Tahir GS
Baş harflerini aşağıdan yukarıya doğru sıralarsak yukarıdaki gibi şifreleyebiliriz.
Yaşantı konisinin tabanı çok sayıda duyu organına hitap ederken tepeye doğru çıkıldıkça etki eden duyu organı sayısı azalmaktadır.
En kalıcı öğrenme doğrudan doğruya edinilen maksatlı yaşantılarla gerçekleşmektedir.
• Duyu organlarının öğretimdeki etkililikleri incelendiğinde görme duyusu%83 ile ilk sırada yer alır. İşitme duyusu %11, koklama duyusu %3,5, dokunma duyusu %1,5 ve tatma % 1 olarak öğrenmede etkililik düzeylerine göre sıralanmıştır.
Öğrenmede yer alan duyu organı sayısının artması açık ve kalıcı öğrenmeyi o oranda etkileyecektir.
KPSS Sorusu: Dale, yaşantı konisinde model numunelerle elde edilen yaşantıların televizyondan elde edilenlerden daha kalıcı olduğunu savunur. Hangisi bu durumun temel gerekçesi değildir? (Televizyonla elde edilen yaşantılar bireysel etkileşime dayanır)
KPSS Sorusu: Aşağıdakilerden hangisi Edgar Dale’ye göre en etkisiz öğrenme biçimidir?
Şıklarda sözel semboller ifadesi doğru seçenekti.
Tam öğrenme modeliyle okumanıza devam edebilirsiniz.
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.